En küçük hacimli motora sahip otomobiller

En dikkat çekici otomobiller dendiğinde aklımıza hemen en güçlü, en pahalı veya en güzel tasarıma sahip otomobiller geliyor değil mi? Peki küçük hacimli araçlara ne demeli? Bu araçlar belki hiçbir zaman en güzel veya en güçlü olarak adlandırılmadı ancak hepsinin ayrı bir tarzı olduğu bir gerçek. Biz de bugün sizler içim en küçük hacimli motora sahip araçları bir araya getirdik.

Fiat 500 Nuova – 479cc

Volkswagen Beetle Almanya için ne ifade ediyorsa, Fiat 500 de İtalya için aynı anlamı taşıyor. Beetle’da olduğu gibi arkaya konumlandırılan hava soğutmalı motoru 479 cc’lik hacme sahipti. Bu motor daha sonra daha fazla performans için 499 cc’ye çıkarıldı.

500 modellerinin çoğunda kullanılan bu motor sadece 18 beygir güç üretebiliyor olsa da Abarth bu motorda 695SS modelinde 40 beygir elde etmeyi başarmıştı. Aracın sadece 500 kg olduğunu düşünürsek oldukça yeterli bir performans sunabildiğini söyleyebiliriz.

Citroën 2CV – 375cc

İkinci Dünya Savaşı öncesi tasarlanan Citroën 2CV, 1948 yılında ilk kez yollara çıktığında Fransızların sevgilisi haline gelmişti. 9 beygir güç üretebilen iki silindirli 375 cc’lik motorlu modelin kullanım alanı ise kısıtlıydı. 1954 yılında 12 beygir güç üretebilen 425 cc’lik motorlu kardeşi geldiğinde ise 2CV’nin ünü daha da arttı.

2CV’nin motoru küçük olsa da oldukça basit bir yapısı vardı. Fazla bakım gerektirmeyen motor ayrıca hafif olması nedeniyle bir kişi tarafından kolayca taşınıp sökülebiliyordu. Motorun bu yapısı yarışlarda da avantaj olarak kullanılıyordu, çünkü 2CV’ye 10 dakika içerisinde yeni bir motor takılabiliyordu.

Subaru 360 – 356cc

Dört tekerlekten çekişli güçlü modelleri ile tanıdığımız Subaru’nun bu listede olmasına şaşırdınız değil mi? Ancak Subaru’nun kökleri bu 356 cc’lik motora sahip otomobile dayanıyor. 360’ın Japonya’da oldukça ünlü olan ‘kei’ otomobil sınıfına yer alması için boyutları ve motor hacmi küçük tutulmuştu.

25 beygirlik motoru ile o dönemli rakiplerine göre oldukça güçlüydü ve 96 km/s hıza çıkabiliyordu. Ancak Subaru 360 hiç bir zaman Honda ve Toyota’nın modelleri kadar popüler olmadı. Bu durum yine de Subaru’yu durdurmadı ve 360’ı 1958 ile 1971 yılları arasında üretmeye devam ettiler.

Honda N360 – 354cc

N360’a aslında Honda Civic’in atası olarak bakabiliriz. Birçok yönden Civic’in önünü açan N360 hatchback karoseri, iyi yol tutuşu ve üretim kalitesi ile öne çıkıyordu. 354 cc’lik hava soğutmalı iki silindirli motora ev sahipliği yapan N360 gücünü de ön tekerleklere iletiyordu.

Motosiklet tabanlı bir firmadan beklendiği gibi N360’ın motoru yüksek devir çevirmeyi seviyordu ve aracı 137 km/s hıza ulaştırabiliyordu. Bu performansı ile MINI’nin direk rakibi olan model, bu günlerde de koleksiyonerler tarafından oldukça rağbet görüyor.

Berkeley SE322 – 322cc

Sadece 322 cc’lik motora sahip bir spor otomobile sahip olmak ister miydiniz? Berkeley firması bu fikir üzerine yoğunlaştı ve eğlence için sadece güçlü motorun gerekmediğini herkese kanıtlamak istedi. Devir çevirmeyi seven Anzani motosikletlerinden alınan iki silindirli motor, sadece 380 kg ağırlığındaki bu iki kişilik üstü açık otomobiline monte edildi.

1950’ler için bile yavaş olan 38.3 saniyelik 0-100 km/s hızlanmasına sahip olan modelin 105 km/s’lik maksimum hızı ise böyle küçük bir motor için oldukça etkileyiciydi. Aracın yüksek devir çevirebilen motoru ve başarılı yol tutuşu ise düşük hızlarda da olsa size keyifli bir sürüş vaat ediyordu.

BMW Isetta – 245cc

Şimdilerde hayal etmek zor olsa da 1950’li yıllarda BMW ekonomik bakımdan bir buhran içerisindeydi ve bu sıkıntılı günlerden çıkmak için tek yol bu 245 cc’lik motora sahip Isetta idi. Süveyş Krizi’nin bastırdığı günlerde yakıt maaliyetlerinin artması küçük hacimli araçlara olan ilgiyi de arttırdı.

Isetta‘nın tek silindirli motoru aracın arkadaki tek tekerleğinin önüne yerleştirilmişti. 1959 yılına gelindiğinde ise 13 beygir güç üretebilen 298 cc’lik model tanıtılsa da MINI’nin gazabına uğradı ve istenen başarıya ulaşamadı.

Heinkel Cabin Cruiser – 174cc

1950’lerin iki zamanlı motorları kullanan birçok küçük ve ekonomik otomobillerden farklı olarak, Heinkel’de dört zamanlı 174cc motor vardı. Bu rakam daha sonra 198 cc’ye yükselmiş olsa da düşük bakım maaliyetleri ve iki zamanlı modellerin aksine yakıt yağ karışımına gerek duyulmaması aracın başarısını bir kat daha arttırdı.

Almanya’da üretilmeye başlanan model daha sonra Trojan adı ile İngiltere’de de yaşamını sürdürdü. 1956 ile 1965 yılları arasında satışa sunulan Heinkel’lerden 23.000 adet üretildi.

Messerschmitt KR175 – 173cc

Messerschmitt KR175, ömrü boyunca toplam 19.668 adet üretime ulaştı. Bu rakam BMW Isetta’nın 161.000’inin gerisinde olmasına rağmen, KR şimdiye kadar yapılmış en ünlü küçük otomobillerden biri olarak ifade edilebilir. Tasarımında Messerschmitt avcı uçağının kabininden ilham alınan model, beklenmedik bir şekilde yeterli bir hacim sunmayı da başarıyordu.

9 beygirlik iki zamanlı tek silindirli motoru KR’yi 80 km/s hıza ulaştırabiliyordu. Aracın sahip olduğu 200 kg’lik ağırlık da bu değerleri sunmasına yardımcı oldu. Diğer küçük araçların aksine KR’de elektrikli bir ateşleme sistemi ve geri vites sunuluyordu. Bu özellikler KR’nin günümüzde bile kullanılabilir olmasının önünü açıyor.

Bond Minicar – 122cc

Temel ulaşım gereksinimleri neyi gerektiriyorsa Bond Minicar da sadece bunları sunuyordu. 122 cc’lik tek silindirli çift zamanlı motorundan 5 beygir güç elde edebilen model, 80 km/s’lik bir azami sürate ulaşıyordu.

Bu küçük motor ve ürettiği 5 beygirlik güç 140 kg’lik 3 tekerlekli araçla başa çıkmaya yetiyordu. Motosikletten döndürülen bu model ilerleyen dönemde kapı, tavan ve ön frenler gibi ‘lüks’ eklentilere de kavuştu. 1948 ile 1966 yılları arasında 24.848 adet üretilen Minicar, İngiltere’de üç tekerlekli araçların sahip olduğu vergi avantajları kaldırılınca eski ününü kaybetti.

Peel P50 – 49cc

Peel P50, Guinness Rekorlar Kitabı’nda şimdiye kadar üretilen en küçük hacimli motora sahip ser üretim otomobil olma ünvanını elinde bulunduruyor. Bu tek koltuklu otomobilde daha çok motosikletlerde görmeye alıştığımız 49 cc’lik tek silindirli bir motor yer alıyor.

1962’den 1965 yılları arasında üretilen orijinal P50, bir banliyö arabası olarak tasarlanmıştı. Aynı tasarıma sahip P50 şimdi bir elektrikli güç ünitesi veya 88 km/s hıza ulaşabilen 125cc dört zamanlı motor seçeneği ile de sunulmaya devam ediyor.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu